ÜST

Edep İle Yol Ayrımı

Yollar, akar gider önünden,bitmez sandığımız zaman gibi. Yine yol kenarlarında görürüz zamanın kaydığının ve bir çığ gibi üzerimize yığıldığının kanıtlarını. Bazen korkarak bakarız,oraya  yatmanın çekincesiyle.Bazen yarım yamalak bir dua dökülür dilimizden önünden geçerken.  Bazen de ziyaret ederiz bayramdan bayrama.

Yine bir yol, yanında uzun bir duvar ve duvarın üzerinde ilan-ı aşk eden yazılar… Büyük bir giriş kapısı ve içeri atılan adımdan sonra başlayan, bazılarını korkutan ve yine bazılarına huzur veren sessizlik… İllaki ağaçlar,çeşit çeşit,yemyeşil… Ölümün kol gezdiği bir yerde, hayatı ve yaşamayı temsil eden bir renk cümbüşü… Herhalde insanoğlunun bilinçaltının yansımaları bunlar. Ölüm korkusunun bastırıldığının işaretleri. Ya da ölümün hiç olmadığı ve aslında  ölüm dediğimiz şeyin yeni bir hayat ve başlangıç olduğunun dışa yansımalarıdır herhalde. Yeşil, her yer alabildiğine yeşil. Tek minareli,önü havuzlu,musluklarının bazılarının kırık olduğu şadırvanı, yıllardır önünden ağlayarak geçen insanların gözyaşlarından nemlenmiş duvarları, huşu içinde ahaliyi seyreden imamları ile bir camii… Hemen ilerde soğuk bir mermer, üzerinde mevtayı yıkamak için uzatılmış hortumlar, başında bekleyen personeller ve daha birçok özelliğiyle insanı dehşete düşüren teneşir… Çoğu insan bakamaz bu tabloya. Mevtadan korktuğunu söyler;ama aslında bilinçaltında kendini koyar teneşire ve kendi ölümünden korkar gizliden gizliye. Biraz ileride mezarlar başlar sıra sıra, ak taşları ve başlarındaki yeşil ağaçlarıyla. Ve bir mezar taşı şunları fısıldar kulağımıza:

 

Söyle taş, anlat ahvalimi,

Bir avuç toprak mıydı bütün kârım?

Birkaç çiçek, ağaç, kuş,börtü böcek

Süslü bir mermer, gösterişli bir bahçe

Yeryüzünden bakınca hünkarım değil mi?

Anlat taş ahvalimi, yık bahçeleri,dağıt çiçekleri

Tarumar et her yanı, yansısın  biraz kabrin azabı

 

O kadar uzağındayızdır ki bu alemin,bayramdan bayrama her gelişimizde ziyaret edeceğimiz mezarı bulmak için kılavuz alırız yanımıza. Göstermelik bir dua okur ve kendi ölümümüzden kaçar gibi, diğer bayramda buluşmak üzere, uzaklaşır gideriz arkamıza bakmadan.

Buruk mezarlığına girdiğimden beri bunları düşünüyordum. Medeni(!) insanları seyrediyor ve  yakınlarımın mezarına doğru ilerliyordum. İnsanların alellacele girip çıkması tuhafıma gidiyordu her zaman. Hangi misafirliğimizi bu kadar kısa tutmuşuzdur. Hem,bu ne saygısızlıktı böyle ev sahibine. Medeni insanlar(!) olarak misafirlik adabını da mı unuttuk? Mezarda yatan mevta kendi yansımamız değil mi? Karşımıza çıkan her mezarda kendimizi görmüyor muyuz? Böyle yaparak kendimize saygısızlık ediyoruz farkında değiliz. Farkında olsak bile,sürekli, “Diğer bayramda telafi ederiz.” diyoruz; ama yine her bayramda, işlerimizin yoğunluğunu ya da başka davetlere yetişme bahanelerini ileri sürerek, göstermelik bir iki duayla terk ediyoruz bu kabristanı.

Mezarlık edebi ve saygısı, medeniyetin ve insanlığın en önemli göstergelerinden biridir bence. Medeniyet,birçok insanın gaflete düştüğü gibi, teknolojiyle ya da giyim kuşamla ilgili bir kavram değildir. Yani bir insanın medeni olup olmaması, teknolojiyi kullanma sıklığıyla ya da giydiği elbisenin şekli ve fiyatıyla  doğru orantılı olamaz.

Medeniyet, düşünce ve vicdanla ilgilidir. Bir insan ne kadar düşünceli ve vicdanlı olursa o kadar medenidir. Geçmişinin üzerine çer çöp, izmarit atan, ileri geri konuşan bir aydının, “Ben medeni bir insanım.” sözleri ne kadar inandırıcı olabilir sizce? Ya da soğuktan ölmek üzere olan bir kuşu evine alıp onu koruyan bir köylü medeniyet sınırlarını zorluyor olamaz mı?

Bunları düşünerek-alışık olduğum üzere-yakınlarımın kabrini  buldum. Sonra, kabir toprağının üzerindeki gereksiz otları yoldum ve yanımda getirdiğim poşete doldurdum. Bazı kendini bilmez sözde medenilerin mezar üzerine attığı çöpleri ve izmaritleri de aldım üzülerek. Haftalık misafirliğim bittikten sonra, tekrar buluşmak umudu ve dilekleriyle, aceleyle koşuşturan insanlar arasından geçerek evimin yolunu tuttum.

YAZAR : İSİMSİZ

Benzer Yazılar:
Share

Benzer yazılar

Comments are closed.